Olumsuzluklardan beslenenlerin şu günlerde yeni trendi “birilerini suçlamak” olmuş. Herkes birbirini suçluyor. Asıl suçlu ise kim, bilinmiyor!
Maalesef olumlu çalışmalar çabuk unutuluyor. İnsanlar kısa sürede olsa konfor alanının bozulmasına tahammül edemiyor. Burnundan soluyan insanlar zifiri karanlıkta ellerindeki kısa mesafeli fenerlerle suçlu peşine düşmüş ilk gördüğü kişiyi suçlu ilan ediyor.
… eee adam kimsenin cesaret edemediği çalışmalara başlamış, şehrin kanayan yarası yüzde seksenlere dayanan kayıp kaçağı kapatmak için yola çıkmış. Birileri de oturduğu yerden “böyle çalışma mı olur, ortalık toz toprak, suyumuz yok!” diye ver yansın ediyor. Yanlış hatırlamıyorsam 53 yüklenici firma var. Çalışma küçük değil devasa, şehrin alt yapısı yeniden inşaa ediliyor. Vatandaşlarımızın kendince haklı sebepleri olabilir ama
Şimdi soruyorum size Fırat Başkan ne yapsın?
Adam mazbatayı aldıktan sonra sorunlar silsilesiyle karşılaştı. Elbette bu çalışmalar ekip ve finansmanla oluyor. Kimsenin elinde sihirli değnek yok ki şıp diye sorunları halletsin. Siz sanıyor musunuz ki onca sorun varken, yollar çalışmalardan dolayı mayın tarlası gibiyken yatağında rahat uyuyor…
Tamam, eksiklikler olabilir. Bu çalışmalar bizim insani ihtiyaçlarımızı kısmende olsa engelliyor olabilir. Sonuçta şehir yeniden kuruluyor, sorun bir tane değil ki, her kulvarda savaş veriliyor.
Bu sorunlar karşısında bazı belediyeler gibi çalışıyor imajı verip çalışmıyor olsaydı daha mı iyiydi?
Hepinizin malumu bu altyapı bugünün sorunu mu?
Önemli olan geçici çözümler değil, kalıcı çözümler üretebilmek. Kalıcı çözümler oluşturmak ise biraz sabır ve zaman istiyor. Ama bizim geçmişte olduğu gibi şimdi de bekleyecek zamanımız yok öyle değil mi?
Geçmiş dönem Belediye başkanlarından Hacı Ali Özal ile sohbetimizden aklımda kalan bir sözü var.
“Maraş toprağın altına yapılan çalışmayı sevmiyor. Yer altında onca çalışma yaptık ama vatandaşa kendimizi beğendiremedik.” demişti.
Sahi gerçekten böyle mi, o yüzden mi kimse bu denli ciddi yatırım yapmaya cesaret edemedi?
Samimi olarak çalışanı bu şehir neden beğenmiyor?
Maraş’ın bu makûs kaderi hiç mi değişmeyecek?
Bu şehir maalesef Fatih Mehmet Erkoç gibi Hanifi Mahçiçek gibi Osman Okumuş gibi değerlerini çabuk unutup harcıyor…
Biz biliyor ki, bu böyle gitmeyecek!
Bu şehir Fırat başkanın arkasındadır. Geçici eleştiriler olabilir ama sonrasında şehir olarak bizler kazanacağız ama sadece biraz sabır…